20’sinden Sonra

2016

20’sinden Sonra, İstanbul’un Kuzey Ormanları’ndaki bir köyde uygulanan biyolojik kömür üretim sürecinin kayıt altına alınması ve bu sürecin mekâna yayılan bir yerleştirme olarak yeniden düzenlenmesiyle oluşturulmuş bir çalışmadır. Tek bir ağacın kesiminden kömüre dönüşümüne kadar geçen aşamaları; üretim yöntemi, emek pratikleri ve yasal çerçeveler bağlamında ele alır.

Çalışmanın çıkış noktası, yirmi yaşını geçmiş genç ağaçların biyolojik kömür üretimi amacıyla kesilmesine dayanan geleneksel bir üretim pratiğidir. Ağaçlar, yeniden filizlenebilecek bölgelerden seçilir; kesim, ormanın sürekliliğini korumaya yönelik döngüsel bir mantık içinde gerçekleştirilir. Ancak ağaç kesimine ilişkin yasal düzenlemelerdeki değişiklikler, orman işçilerinin parsel içindeki seçim alanını sınırlandırmış; belirli bölgelerin doğrudan kesime açılmasıyla orman, kendi iç dinamikleriyle gelişen bir yapı olmaktan çıkarak giderek daralan bir üretim alanına dönüşmüştür. Bu durum, hem ekosistemin sürekliliğini hem de köyün geçim biçimlerini doğrudan etkilemektedir.

Üretim sürecinde kesilen ağaçlar parçalanır ve ters huni formunda istiflenir. Yapı, hava ile temasın kesilmesi amacıyla saman ve toprakla örtülerek kapatılır. Merkezde bırakılan boşluktan ateş verilerek ağaç, yaklaşık dört ila beş gün boyunca kontrollü biçimde tütsülenir. Bu süreçte ağaç doğrudan yanmaz; oksijensiz ortamda yapısal olarak çözünerek kömüre dönüşür.

Yerleştirme, bu dönüşüm sürecinin farklı aşamalarını mekânsal olarak dağıtarak sunar. Üretilen kömür, mekânın merkezine yerleştirilmiş ve izleyicinin alabileceği, kullanıma açık bir malzeme olarak sergilenmiştir. Aynı kömürler, birebir ölçekte kağıt üzerine çizilmiş teknik bir ağaç çiziminin üretiminde kullanılmıştır. Çizim, ağacın temsili bir imgesi olmaktan ziyade, ağacın kendi maddesinden oluşan bir iz olarak kurgulanmıştır.

Video çalışması, biyolojik kömür üretimi sırasında ortaya çıkan tütsülenme sürecini kesintisiz biçimde gösterir. Görüntüde dumanın dağılışı ve mekân içindeki hareketi izlenirken, ses bandında orman işçilerinin sürece dair anlatımları duyulur. Tablet üzerinden sunulan hareketli görseller, üretimin farklı aşamalarına ait kayıtları içerir. Duvarda yer alan beş fotoğraf ise günler içinde tomruğun biçimsel olarak küçülmesini belgeleyen bir dizi oluşturur.

20’sinden Sonra, biyolojik kömür üretimini tekil bir nesne ya da sonuç üzerinden değil; parçalanma, dönüşüm ve yeniden kullanım aşamalarından oluşan bir süreç olarak ele alır. Çalışma, ağacın bütünden ürüne doğru ilerleyen fiziksel dönüşümünü kaydederken, bu dönüşümün mekânsal, zamansal ve üretim koşullarıyla nasıl yeniden dağıtıldığını görünür kılar.

 

Scroll to Top